Ey yüce Allah'ım! Ey nihai idealim ey insanlığın nihai arzusu! Aczimle senin huzurunda toprağa kapandım sana secde ediyorum. Yalnız sana tapıyor sana şükrediyorum ve sadece seni övüyorum evet sadece seni! Ey büyük Allah'ım övgüyü ve hamdı yalnızca sen hak ediyorsun.
Ey beşeriyetin sevgilisi sadece sen sadece sensin benim kaybettiğim! Lâkin ne yazık ki çoğunlukla senin yerine dünyanın aldatıcı ve geçici metaına yöneliyorum. Onlara gönül düşürüyor ve seni unutuyorum! Buna unutkanlık diyemeyecek olsam da -çünkü zahiren var olan bir güzellik aynı zamanda senin cilvendir ve senin tecelline mest olmak da senin zatına duyulan aşktır-...
Ben her zaman her şeyin meftunu oldum. Kendi gönlümün derinliklerinde sana aşk besledim. O halde ey yüce Allah'ım! Bunun için beni suçlama. Sadece bana mümkün olduğunca yakınlaşmak için kuvvet ve yetkinlik ver ki sonsuz ve ebedî bahçene yaptığım bu uzun yolculukta türlü yeşillik ve yosunlar ilgimi çekmesin; ana yoldan geri kalmayayım.