Siz tarafsızlık uğruna militanı olduğu
partiyi desteklemeyi reddeden bir gazeteci
gördünüz mü hiç? Ya da yeni açılan bir
otelin tam sayfa ilanını "Ben yapımına
karşı çıktığım otelin ilanını basamam"
diye geri çeviren bir gazete sahibi duydunuz
mu? Ya da babasından miras kalan
bir hayali gerçekleştirmek uğruna 23 yıl
boyunca çırpınıp duran bir insana rastladınız
mı hiç?
Yalçın Şimşek akıcı üslubuyla o gazetecinin o gazete sahibinin
ve o insanın öyküsünü anlatıyor kitabında. Okudukça o gazetecinin
aşkına tutkusuna umuduna sabrına azmine kinine
vazgeçişlerine ve kalp kırıklıklarına da şahit oluyorsunuz şaşırarak
da olsa.
Öykünün fonunda ise Türkiye'nin yarım asırlık siyasi tarihine
ışık tutmuş Şimşek. Yazı aktıkça 1956'dan 2007 yılına dek siyasetin
kırılma anlarını yeniden yaşıyor; kanlı-kansız askeri darbelerle
yüzleşiyorsunuz yeniden...
Kitabı bitirdiğinizde dönemin Başbakanı Erdoğan'ın
"Ordu'da böyle bir gazete var mı?" sorusuna bir soru da siz
ekleyebilir "Medyanın iktidar ve muhalefet olarak ikiye bölündüğü
günümüz Türkiye'sinde böyle bir gazeteci olabilir
mi?" diye düşünüp kuşkulanabilirsiniz bile!..
Kendisi de bir gazeteci olan Şimşek kitabında okurları uzun
ve yorucu bir yolculuğa çıkarmakla kalmıyor insanların 59 yıllık
hayallerine kavuşmalarının ve o hayal için 23 yıl boyunca çırpınan
idealist bir gazetecinin gerçek öyküsünü de sunuyor size.