İslam'ın başlangıcından itibaren Kur'an'ın evrensel mesajına ulaşmak için onun söz diziminin anlam ve kültürel arka planının Arap'ın divanında aranması gerektiğine dair ifadeler zaman ve zeminin bu zaman ve zeminde yaşayan insan faktörünün ilahi hitaba etkisini gösteren Mekkî/Medenî ayrımları yine vakıanın/olgunun nassa tesirini yahut nassın vakıaya/olgulara göre şekillendiğini dile getiren sebeb-i nüzul kuşkusuz Arap'ın kendi dil ve kültüründe bir hitap olan Kur'an'ı dönemin sosyo-kültürel gerçekliğinde okuma ve anlamanın aslında dolaylı birer ifadeleridir. Aynı şekilde büyük oranda klasik ve az da olsa çağdaş pek çok müfessirin uhrevi anlatımlarda Allah'ın Arap müteârifesine göre onların bildikleri alışkın ve aşina oldukları şeylerle onlara hitap ettiği yaklaşımları da bu kabildendir.