"Severken yürekli sevdin; ama yanlış korkak yüreklerde yer aradın sevgine.
Sahte gülüşlere yer yoktu hayatında ve ne kötülük tohumlarının gizini çözebildin ne de çiçeklerin bile zehirli olabileceği geldi aklına. Plansız kaçışlardı aslında küçük kız kanayan kentlerin
Ne yaparsan yap; ama büyümeye kalkma sakın küçük kız. Büyürsen; acemi şaşkın hesapsız özgürlüğe bile bağlanmaktan korkan bir gezginini daha kaybeder dünya.."
"Büyüme Sakın Küçük Kız"ın sayfalarını çevirdikçe bu ülkenin kentlerinde yolculuklara çıkacaksınız. Bir yazı dağ başlarında vurulup düşen bir delikanlıya götürecek sizi içiniz yanacak. Bir yazıda da içinizdeki katille yüzleşirken birkaç sayfa sonra ölüme meydan okuyan bir aşka tanıklık edeceksiniz. Bir öyküde su katılmamış bir yalnızlığı yaşayacak bir başkasında içinizdeki karanlıklara doğru yürüyüşe geçeceksiniz.
Acıları özlemleri aşkları yalnızlıkları hüzünleri savrulmaları çocuklukları korkuları ve iç çatışmalarıyla bizim insanımızı bulacaksınız bu kitapta...