Bir bilinç düşünün. Öyle bir bilinciniz olsun ki günün yirmi dört saatinin her saniyesi hatta her milisaniyesini rüyalar içinde geçirsin. Rüya görmek için uykuya asla gereksinim duymadan bedeninizden bağımsız. Gözlerinizi kapatıp uyku haline geçtiğiniz o andan itiabren rüyalar alemi bilincinizi acımasızca ele geçirir işte sizin öykücünüzün yaşadığı da tamamiyle budur. Aynı anda farklı iki dünyayı birden yaşamak; bedeninize egemen gerçek fiziksel dünyayı ve sadece bilincinize hitabeden hiçbir mantık çerçevesine sığmayan o garip rüyalar alemini.