Bu kitap kendi kaderini çizmek isteyenlerin pusulasıdır. Kitabın kapağını kapattığında demir kapılar aralanacak. Kim bilir belki de kendi kaderini yazmak için kalemi artık ellerinde tutacaksın.
Bu satırlarda mutlu olma adına elinden hiçbir şey gelmediğini düşünen ve kendini Marmara Denizi'nin serin sularına bırakmak üzere olan bir gencin kendi tırnaklarıyla kazıyarak dünyanın dört bir yanında peşinden koştuğu olağanüstü bir serüvene ve onun yaşadığı dönüşüme şahit olacaksınız. Farklı ülkelerin hiç bilmediği şehirlerinde bazen köhne pansiyon odalarında bazen tren vagonlarında bazense hiç tanımadığı insanların evinde yer yataklarında her yalnız kaldığı anda duygularını ve yaşadıklarını sıcağı sıcağına tam üç buçuk yıl boyunca yazan bir gencin gerçek dönüşüm hikâyesini okuyacaksınız.
Farklı bedenlerin içine hapsolmuş kayıp ruhlar olarak aslında hepimiz bir'iz ve bu hikâye sadece benim değil hepimizin "Uyanış Yolculuğu" olacak.
"Vücudumdaki her yeni yara izi mutlu edecek beni. Çünkü öğrendiklerimi hatırlayacağım. İleride ben konuşmayacağım; gözümden yüzümden akacak yaşadıklarım. Elime bir fincan kahve alacağım; Mercan Denizi anlatacak ben dinleyeceğim. Hint Okyanusu konuşacak Myanmar'ın dağları bas bas bağıracak yaşadıklarımı. Ben susacağım. Dikiş tutmaz bir dünyanın yarasıyım. Önce kendimi daha sonra diğerlerini iyileştireceğim bir Uyanış Yolculuğu'ndayım."