Gürcistan'ın en önemli yazarlarından Şoren Lebanidze ilk kez Türkçede!
Elli İki Günlük Esaret bir Gürcü-Abhaz ailesinin başına gelen trajediyi işliyor. Belgesel roman özelliği
belirgin olmasına karşın gerçekliği sanatsal bir form içerisinde sunarak karakter psikolojilerinin kan
donduran hikâyelerle ne gibi değişimlere uğradıklarını gösteren Elli İki Günlük Esaret okurlarını
1990'lardaki Gürcü-Abhaz çatışması sırasında ortaya çıkan gerçek olayların tanıkları hâline getiriyor.
Yazar Lebanidze Abhazya'da dağlık bir köyde yuvalanmış küçük bir Komani kilisesine odaklanıyor.
Kilise dışındaki düşmanlıklar şiddetlenirken kiliseye bağlı kalmaya zorlanan yerliler için olaylar
dramatik bir hâl alıyor. İnsanlar kaderlerine meydan okumaya çalışırlarken yaşam deneyimlerinin
kendilerine sundukları sağduyudan filizlenen bambaşka talihsizlikle karşı karşıya kalıyorlar.
Bazı siyasî nedenlerden dolayı birçok karakterinin ismini değiştiren Lebanidze Türk okurlarına göz
ardı ettikleri bir coğrafyanın manzaralarını gazeteci kimliğinin verdiği sorumlulukla aktarıyor. Ve belki
de Elli İki Günlük Esaret hep yeniden başlıyor.