Evden çıkmadan önce çalan telefon on dakika geç gelen otobüs markette bitmek bilmeyen kuyruk buluşmayı erteleyen bir arkadaş yolda karşılaşılan bir tanıdık bulunamayan bir park yeri ya da evde unutup almak için geri döndüğünüz bir eşya... Hepsinin bir sebebi vardır aslında. Bir şeyin oluşması için önce başka şeylerin oluşması gerekir çünkü. Küçücük bir ayrıntı hayatınızda büyük değişimler yaratabilir. Yaşar ve öğrenirsiniz.
İşte tam da bu sebepten akışa bırakmak gerekir biraz. Kabullenmek teslim olmak razı gelmek en çok da işaretleri takip etmek gerekir. Ama bazen ister istemez geçip gideriz açık seçik gözümüzün önünde duran o uyarıcı levhaların yanından. Hâlbuki içyüzünü bilmediğimiz şeyler kim bilir nelere vesile oluyordur hayat akışımızda.
Velhasılıkelam hayat bazen öyle güzel ipuçları verir ki bize ne mutludur görebilene. Hatta şu an bu satırları okuyor olman bile bir tesadüftür belki de. Kim bilir...
"Dünya tesadüflerle dönmeyi seviyordu. Her şey bir tesadüfle başlamıştı ya da kaderdi belki de onlar "tesadüf" diye adlandırmışlardı. Ya da adı her neyse işte bir şekilde kesişmişti yolları.