Tasavvufî Türk edebiyatının kurucusu olan Ahmet Yesevî XI-XII. yüzyıllarda yaşadıysa da Divân-ı Hikmet'in nüshaları ölümünden sonraki yüzyıllarda istinsah edildiği bilinmektedir. Buna bağlı olarak DH'nin dili hakkında çeşitli fikirler yürütülmüştür.
Bu konu yalnız Türk kökenli araştırmacıların değil birçok yabancı araştırmacının da dikkatini çekmiştir. Özellikle Fuat Köprülü başta olmak üzere Kemal Eraslan Ahmet Kabaklı Efrasiyap Gemalmaz Emir Necip Qudaybergen Jubanov Rabiğa Sızdıqova Mariyam İşmuhamedova Külsin Abdrahmanova Á. Vámbéry E. Bertels A. K. Borovkov gibi araştırmacılar bu konuyla yakından ilgilenmişlerdir. Bunlara rağmen hikmetlerin dil özelliklerinin tamamını kapsayacak nitelikte bir çalışma ortaya konulmuş değildir. Konu genel olarak makale ve bildiri düzeyinde ele alınmıştır. Bu tip yazılarda hikmetler değişik yönleriyle irdelense de ciddi sonuçlar elde edilememiştir. Bunlarla birlikte bu çalışmalar herhangi bir el yazmasından değil başkaları tarafından yayımlanan transkripsiyonlara dayanılarak yapılmıştır.