Son yıllarda tarih çalışmaları toplumun yakından ilgilendiği bir alan. Bu ilgi yepyeni konuları özellikle de kültür tarihi alanındaki çalışmaları gündemimize taşıyor. Bu çerçevede padişahların siyasi faaliyetleri yanında kültüre de yönelerek hem sanatı desteklemelerine hem de bizzat üretmelerine dair yayınlar gündemimizde yer almaya başladı. İkinci Bayezit; Osmanlı'nın zirveye doğru yürüdüğü bir dönemde doğdu böyle bir devleti yönetecek misyonla ve özenle yetiştirildi imparatorluğa yürüyen devletin kurumsallaşması gerektiğini fark ederek her alanda tam bir sistem kurucu oldu. Bu konumu kültür ve sanatın gelişimi açısından da önemlidir. Padişah olarak sadece bir hami sultan rolüyle yetinmedi yönetimindeki sanatçıların kapasite ve kabiliyetlerini fark ederek bunların gelişimini teşvik etti. Dahası hat sanatıyla ve musikiyle ilgilendi; şiirler yazıp bunları bir divanda topladı. Bu özellikleriyle de yeniden keşfedilmeyi fazlasıyla hak ediyor. Elinizdeki kitap; iki yetkin akademisyen tarafından kaleme alındı. Devleti sanatı siyaseti çağı dünü ve aslında bugünü bir sultanı merkeze alarak anlatıyor. Tarihle edebiyat; sanatla siyaset; ülke yönetimiyle gönül ve aşk iç içe.