Sanki bir mezarım vardı yerini ondan başka kimse bilmiyordu.
Karan Asi'nin yaralarını yavaş yavaş iyileştirirken Asi artık hayatını usulca yoluna koymaya başladığını hisseder. Kelebeğin parçalanan kanatları yavaşça birleşiyordur ve karşısındaki adama gitgide daha da bağlanarak kördüğüm olan Asi hislerinin bu denli büyük bir şiddetle büyüyerek onu ele geçirmesinden korkmaya başlar. Durdurulamaz bir şekilde birbirlerine karışan kelebek ve sığınağı için aşağı sarkan idam ipi ucunda yeni acıları taşımaktadır. Asi ruhunun bel kemiğini kıran bir olayla karşılaşır ve artık her şey daha karanlıktır.
"Şimdi sana nasıl dokunsam zamanı delerim ben?" Durdu anlayamamıştım zaman da bizimle birlikte durdu. "Şimdi sana nasıl dokunsam" dedi tekrardan sesi artık daha kısıktı sanki bana bir sırrını fısıldıyordu. "Zaman dokunmaz bize?"