Yüzyıllar boyunca beraberce bir tarih ve kültür inşa eden Türklerle Arapların siyasi idari ve askerî münasebetleri hakkında sayıları az olmakla birlikte bazı çalışmalar yapıldı. Ne var ki bu iki milletin birlikteliklerinden doğan verimlerin yani el birliği ile oluşturdukları medeniyet hâsılasının çeşitli yönleri hâlâ araştırılmaya muhtaçtır. Öte yandan hayli uzun ve bereketli beraberliğin Türk edebiyatçılarının hafızasına ve edebî eserlerine nasıl yansıdığı bir tanık olarak edebiyatçıların geçen yüzyılda yaşananlar hakkındaki değerlendirmeleri üzerinde de pek durulmamıştır.
Osmanlı'nın son yüzyılında Türklerin Araplara bakışını edebiyat bağlamında inceleyen Yasin Beyaz Herkes Evine Dönerken Türk Edebiyatında Arap Coğrafyası kitabıyla edebiyat çalışmalarına yeni bir bakış açısı kazandırıyor. Milliyetçiliğin yükseldiği 19. yüzyılın sonlarından 1950'li yıllara kadar edebiyatımızı Arap coğrafyasının yansıması açısından ele alıyor. Bugüne kadar nispeten ihmal edilmiş bir alana odaklanan eser Tanzimat sonrası Türk edebiyatçılarının ekseriyetle hatırat ve roman türündeki eserleri üzerinden Araplar ve Arap coğrafyasının algılanış biçimlerini çeşitli yönleriyle ortaya koyuyor. Bunu yaparken inceleme sürecine tarihi de dâhil ediyor meseleyi sadece edebiyata has kılmaktan çıkarıp daha öteye bakmamıza imkân sağlıyor.
Kronolojik seyirdeki ufuk açıcı eser bir anlama çabasının vazgeçilmez şartı olan "bakışını kendine yöneltme" yolunda küçük ama önemli bir adımdır. Daha genel bir perspektiften bakıldığında ise detaylı çalışmalar için bir çağrıdır.