Bütünü anlamak onu oluşturan parçaları anlamakla mümkündür. Hikâyeleri anlamak da onları meydana getiren "motif"leri idrak ile sağlanır. Bilhassa geleneğe mâl olmuş klasikler içinde yer alan hikâyeler anlamları ve motifleri üzerinde en fazla durulan eserlerdir.
Leylâ ve Mecnûn hikâyesi klasik Türk edebiyatında özel bir yere sahiptir. İçerdiği manâyı idrak arzusu yüzyıllarca birçok şair tarafından yeniden yazılması ile kendini gösterir. Hikâyenin "mecazdan hakikate geçiş" teması "kâmil kahraman Mecnûn"a olan ilgiyi ve onu anlama merakını cezbetmiştir.
Leylâ ve Mecnûn'ların söz konusu edebî değerini ortaya çıkarmak adına yapılmış sayısız bilimsel araştırma olmakla birlikte sistemli ve yöntemli bir motif incelemesi henüz gerçekleştirilmiş değildi. Hikâyeyi tema merkezli tasavvufî motifler temelinde yeniden ele alan bu kitap klasik Türk edebiyatının en duygulu hikâyesini Arap Fars ve Türk edebiyatlarından itibaren bugüne kadar uygulanmamış bir yöntemle incelemektedir. Çalışmada Mecnûn'un psikolojik durumuna hem Psikanaliz ve Analitik Psikoloji açısından yaklaşılmış hem de bir "kâmil kahraman" olarak seyr-i sülûk sürecinde geçirdiği evreler ilmî bir bakış açışı ile tespit edilmiştir. Kitap "motif" kavramı üzerine sorgulamalar barındırmakla birlikte mesnevileri inceleme yöntemi ile ilgili sorunlara da katkıda bulunma amacındadır.