Parlak ışık karanlığı yarıp geçiyor. Unutulup gitmiş Griffonatasların kanat çırpışları kara balçığın içinde tekrar yankılanıyor. Efsaneler ve gerçekler artık aynı anda görünmeye başlıyor. Evrenin kaderi şekilleniyor. Kahramanlar ve zorbalar son kez kozlarını paylaşmak için meydana çıkıyor.
Fakat zaferler sadece meydanlarda kazanılmaz. Klipotus da bunun farkındadır. Savaşlar her zaman başka savaşlara gebedir. Kendi kendini doğurur ve her yeni doğan savaş bir öncekine göre daha da vahşidir.
Klipotus yolun sonuna gelmiştir ve evren için kritik karar verme aşamasındadır. Gerçeklerle yüzleşebilecek cesareti kendisinde bulabilecek mi?