Karın yoğun olarak yağdığı böyle zamanlar insanın kendisiyle baş başa kaldığı ender anlardandır. Yine böyle bir zamanda Babası Şeyh Abdullah bir gün ona Sessizlik ve susmak bir ilimdir demişti bir sırrı paylaşır gibi. O günden beri Şeyh Esad bu ilmi derinden yaşıyordu. Şeyh Esad Efendi Sufi Hasan'a hitap ederek "kar en çok biliyor musun bana neyi hatırlatıyor Sufi Hasan?" Sufi Hasan'a sorduğu soruya cevabı uzun süren saygılı bir sessizlikten sonra kendisi veriyor. "Kar bana tövbeyi hatırlatıyor nasuh bir tövbeyi. Yeryüzündeki çamurların pisliklerin üzerine bembeyaz örtüsünü serer kar sabırla. İşte bundan ötürü seviyorum ve Allah'ın azametini sonsuz merhametini bize ihsan etmesi mutlu ediyor beni Sufi Hasan."
Sevgili kadirşinas okurum Şeyh Müşerref Efendi'nin hayatını hikâye ederek yazacağımı bir dostuma söylemiştim. O güzel insan bir müddet sonra bana şöyle dedi "Bu kitabı yazarken çok değiştiğini gözlemliyorum yürüyüşün bile daha sakin." Bir alim bir veli bir şair bir seydaydı Şeyh Müşerref Efendi. Bir kitap düşünün yazarının yürüyüşünü dahi değiştirirse varın okuyucusunu nasıl değiştirir siz düşünün. Babasından bir Farsça şiir dinledikten sonra mana hayatı tamamen değişen bir Mürşid-i Kamil'in hikayesidir elinizdeki kitap. Bu kitap size ve sizin mana dünyanıza emanettir artık.