Otomatik sondalar sayesinde bir zamanlar Mars'ın yüzeyinde akarsular dev volkanlar bulunduğunu ve gezegenin bir zamanlar korkunç bir iklim değişimine uğradığını biliyoruz. Peki ama Mars'taki koşullar neden Dünya'dakine benzer koşullara evrilmedi? Evrilse yaşama ev sahipliği yapar mıydı? Bilinmez... Peki ya bir zamanlar yaşama ev sahipliği yapmış mıydı? Bu da gizemini koruyan bir konu...
Bilim insanları bir yandan bu ve buna benzer daha birçok soruya yanıt bulabilmek için kızıl gezegenden Dünya'ya numuneler getirirken öte yandan özel sektörün de enerjisini kullanarak bambaşka bir projeyi hayata geçirmeye çalışıyor: Günün birinde Mars'a insan göndermek.
Bu çok zor bir görev. Bir iniş aracı tasarlamak yolcuları radyasyondan korumak iniş yerinde yeterli kaynaklar bulmak hiç bitmeyecekmiş gibi gelecek uzun yolculuk sırasında insan psikolojisini yönetmek vs... İmkânsız görünen bir proje şu anda adım adım hayata geçiriliyor. Francis Rocard uzayla ilgili bu hırslı ve eşi benzeri görülmemiş girişimin panoramasını gözler önüne seriyor.