Özellikle son yıllarda din ve ahlâk ilişkisi yoğun bir şekilde ele alınmakta ve İslam açısından ahlâkın yeri ve değeri tartışılmaktadır. Müslümanların en önemli problemi nedir sorusuna açık ara ahlâk konusundaki gerilemeler cevabının verildiği de bir gerçektir. Zira bir dinden beklenilen sadece inanç ve ibadetler bütünü olamaz. Gerçek dindarın ahlâklı olmak gibi bir zorunluluğu ve sorumluluğu da bulunmaktadır. Tefsire fert ve toplum hayatının ıslahı perspektifinden bakan Muhammed Abduh'un fikirsel öncülüğünde telif edilmiş olan Menâr tefsirinin ahlâk kavramına en üst düzeyde önem verdiği bilinmektedir. Sosyal tefsirin kurucusu olarak da bilinen Muhammed Abduh'un önceki yüzyılın başında ahlâk konusunda dile getirdiği eleştiri ve öneriler bugünkü konjonktürde daha da değerli hale gelmiştir. Menâr tefsiri üzerinde yapılan bu çalışma güncel ahlâk tartışmalarına ve inancın ahlâka dönüşmesi yönündeki gayretlere mütevazı bir katkı vermeyi amaçlamaktadır.