FİKRİMİN İNCE GÜLÜ: 'Bayram Mercedes'in yağ gibi akıcılığına sarsıntısız sessiz gidişine büyük ölçüde gölge düşüren küçük patpatlamalar arasında bir köşeye sığınıyor. Duruyor. Yere atlayıp onca dağdağa ve barbarlığa artık kör ve sağır; ellerini beline koyarak üç adım uzaktan derin bir iççekişle; ırzına geçilmiş karısına dosdoğru bakamayan kocalar gibi gözlerini bütün o eksikliklerden kaçıra kaçıra bakıyor arabaya. Yedi saatin içinde şu başına gelenler!... Ve birden önünde duran Mercedes'i kendine yabancılayıveriyor.' 'Fikrimin İnce Gülü' Almanyalı işçi Bayram'ın bir gününün hikayesidir. Adalat Ağaoğlu tadına doyulmayan bu yol romanında sınıfının ve konumunun bilincinde olmayan Bayram'ın 'Bayram Bey' olma çabasının biricik öznesi balrengi Mercedes'i ile ilişkisini Kapıkule'den başlayıp köyünde hazin bir şekilde sona eren yolculuk boyunca anlatır. İncegül Bayram'ın büyük düşüne giden yolculuk bir anlamda Almanya'da yazgılarına ve küçük hesaplarına terkedilmiş insanların ortak hikayesidir.