Bu kitap 2008 yılında yazıldı ancak çeşitli nedenle bastırılamadı. Zengin Ermenilerin ve Ermeni diasporasının Türkiye aleyhinde 1915 olaylarını "soykırım" olarak nitelediği ve "Türkiye'ye geçmişiyle yüzleşerek tanıma" çağrısı ve istemi ile etkin propaganda yapmaktalar. Bu propaganda sonucunda da bazı ülke parlamentolarında Avrupa Parlamentosu (AP) dahil 2019 yılına kadar 29 ülkede "Ermeni Soykırımı" için oylama yapılarak kabul ettirildiği bilinmektedir. Oysa Birinci Dünya Savaşı'nın devam ettiği Osmanlı'nın savaş yıllarında Ermeniler Özellikle Doğu ve Güney Doğu Bölgelerimizde Batılı emperyalist devletlerinin tahrik ve kışkırtmaları ile yüzyıllarca birlikte yaşadıkları Anadolu insanlarına bağlı oldukları Osmanlı Devleti'ne karşı isyanlara başlamışlar her yerde akıl almaz katliamlar yapmışlardı.
İşte bu kitapla amacımız işgal altındaki Gaziantep yöresinde Ermenilerin Fransızlarla birlikte işgalcileri ile yaptıkları soykırımları tespit edebildiğimiz oranda anlatmaktır. Ayrıca Ermeniler Türkiye'nin Doğu ve Güneydoğu illerine "Batı Ermenistan" diyerek sahiplenmekteler ve bu doğrultuda etkin yayın yapmaktalar. Öyle ki bu bölgemizdeki kişilere pasaport vermekten tutun da o bölgeden göç eden Ermeniler için nüfus envanteri yapmaya kadar yayın ve propondalarını sürdürmekteler o bölge için başbakan bile atamışlar ve internetten bu doğrultuda yayınlar yapmaktalar.
Bir arama motorundan "Batı Ermenistan" diye yazdığınız zaman Türk topraklarını içine alan haritalarını ve bu yayınlarını görebilirsiniz. Bu yayın propaganda "soy kırımı" kabul ettirme çabaları ile ileride Türkiye'nin başını ağrıtacakları görülmektedir. Bu nedenle Türkiye de karşıt yayın ve propogandalarla haklılığını Ermenilerin saldırganlığını katliam yaptıklarını dünyaya yaymak için etkin bir yayın çabası içinde olmalı ve bu tür yayınları desteklemelidir. Bu bağlamda Ermenilerin propagandalarına karşı yaptıkları katliamları Gaziantep yöresinde inceleme yaparak oluşturduğumuz bu kitabın basılması için Kültür Bakanlığı ve Milli Eğitim Yayınlar Daire Başkanlıkları ve Dış İşleri Bakanlığına başvurarak kurumlarınca yayınlanmasını istedik. Ne yazık ki "ödenek yok" yanıtı ile olumsuz yanıt aldık.