"Sadece yıldızlar değil Güneş de kayarmış meğer..."
"Atatürk dikkatle ona bakmaya başlamıştı:
- Size bakıyorum; çünkü Sofya'da ateşe iken bir ateşe eşi ile tanışmıştım. Yanımda Fethi Okyar Beyler de vardı. Tam hatırlamıyorum; ama İtalya veya İspanya olabilir. Zarif ve kültürlü güzel bir hanımdı. İnsanların hep bir eşi olur derler. Demek ki doğruymuş dedi.
Küçük:
- Her zaman doğru olmaz Mareşalim dedi.
Atatürk biraz şaşırmış gibi:
- Nasıl yani?
- Mareşalim mesela zatıâliniz sizin bir eşiniz olamaz! Mümkün değil. Allah bir tek yarattı. Türk milletine lütfetti. Biz bundan dolayıdır ki çok şanslı bir milletiz.
Atatürk bir iki saniye baktı hafifçe gülümseyerek yanındaki Elazığ valisi Şefik Bicioğlu'na döndü:
- Elâzığ halkı böyle zeki ve hazırcevap mıdır?
- Umumiyetle paşam dedi.
O geceden sonra her şey bir değişmişti sanki. Kendisine bir üstünlük bir paye verilmiş hissine kapılıvermişti."
Bu romanda anlatılanlar; çok zengin bir beyin dadılarla ve özel hocalarla büyütülen güzeller güzeli kızı Atiye'nin inişli çıkışlı gerçek hayat hikâyesidir. Büyük bir azim çok büyük bir aşk hazin bir son. Naşide Gökbudak'ın "Sıdıka Hanım"dan sonra "Asıl Adı Atiye" adlı romanı da etkileyici anlatımıyla belleklerimizde hak ettiği yerini alacak.