Düşmanı göremiyorsunuz; tankla füzeyle saldırmıyor bizdekiler: içimize bir virüs gibi farkettirmeden giriyorlar. Damarlarımıza sinir sistemimize bulaşıyor da farkında bile olmuyoruz.
-Bazen bayrak bazen spor bazen de Atatürk'ün arkasına saklanarak giriyorlar içimize. Biz onu dost sanıyoruz kendimizden görüyoruz ancak o ahtopotun kolları gibi yakalıyor bizi hem de hiç farkettirmeden: sonra onun esiri oluyoruz.
-Türkiye sömürgeleştirilirken "uygarlaşıyorsun demokratikleşiyorsun" diyorlar bize yalan söylüyorlar.
-Halbuki gelen faşizm oligarşi örtülü diktatörlük. Daha da vahşileşen kapitalizmin içimizdeki uzantıları bunlar. Köylüyü işçiyi memuru esnafı ulusal sanayiyi ezen güçler; faşizmin ta kendisi.