"... on sekiz mayıs'tı
bıyıkları yeni şahlanmış
ergenlik çağında
zapt edilmez delikanlısı baharın
içtima platformunda / sıraya dizildiler
öğlen öncesi serinliğinde sevinçleriyle
taşmış zap coşkuları
harman yeri saçlarından
binlerce kez kabarıktı
yeşil-kara gözler
yakut yakut
iki tane iri zeytin
o deniz fırtınası yürekleriyle
on yedisindeki zağros çobanının
şafak melodisi tazeliğinde
benevok çiçekleri..."
Birlik batıya giden patika yola düştüğünde Zagrosların sert ve dayanılmaz arazisini döven ayak sesleri düşmanın üzerine yürüyen kahramanların kararlılığını haykırıyordu. Küçük Mazlum'un o anki mutluluğu tarif edilmezdi. Agirî'nin vadedilmiş intikam çocuğu muradına ermişti artık. Yıllardır beklenen gün gelmişti nihayet.