şafağın paslı yüzünde unutulmuş bir tebessümü kazıyorum inatla
elimde ''eskiden'' diye başlayan bir dilin çakısı
içimde kurumuş bir dereye suyu hatırlatmanın derdi
kum hatırlamazsa taş muhakkak hatırlar diyorum
şeklini ve rengini veren o gücü unutmak nasıl mümkün
bir yoklasa yüreğini duyacak uğultusunu suyun
ve hazırlayacak kendini yeniden o sonsuz akışa