Ben Elif...
Sıradan ve bir o kadar masumane hayatımı sürdürürken beni bulutların sonsuzluğuna sürükleyen daha önce hiç tatmadığım bir rüzgârla tanıştım: Aşk... İliklerime kadar üşüyeceğimi bilerek benliğimi buzdan bir kalbe teslim ettim.
Ben Dağhan...
Buzdan imparatorluğumda kendi karanlığıma gömülmüşken avucuma bir ateş düştü: Tutku... Kalbimin buz tutmuş derinliğinde bir kardelen filizlendi.
Acımasız bir aşk bu aşka teslim olmuş bir kadın ve sevgiden yoksun bir adamın hikâyesi...
"Keskin kayalıklarını uçurumlarını hırçın dalgalarını küçücük bir pencereden görüp iliklerine kadar üşümüş olsa da Elif'in ayakları geri adım atmıyordu. Daha fazlasını istiyordu. Dağhan'ın buzdan kalbi avuçlarında alev alsın istiyordu."