Düzensiz göç hareketliliğinin ön planda olduğu bu dönemde bu araştırmada göçmenliğin en temel meselesi olan geride bırakılan yahut irtibat sürdürülmeye çalışılan mekan ve cemaat ile olan bağlılığa ve aidiyete odaklanılmaktadır. Bu amaç gerçekleştirilirken akılcılık ve akıldışılık davranışını belirleyen akıl ve duygu arasındaki ilişkiyi zamana mekana ve şartlara göre biçimlendiren göçmen kendini ait olarak hissettiği mekanı ne tamamen terk etme ne de mekana kesin olarak geri dönüş eylemlerinden farklı olarak birden çok mekanda bağlamın gerektirdiği kimlikle hareket etme eğiliminde olmaktadır. İçinde bulunulan pandemi şartlarının etkisiyle bilhassa kır ile kurulan irtibatı çok daha önceden gözler önüne sermesi bakımından bu araştırma ilgi çekici bir özelliğe sahiptir.