1896 yılında yayımlanan İffet varlıklı bir ailenin adım adım sefalete sürüklenişini anlatır. Batılı tarzda eğitim görmüş ailenin genç kızı İffet babası Şakir Efendi'nin ölümünden sonra hasta annesi ve küçük kardeşiyle yapayalnız kalır. Tüm servetlerini kaybeden aile İstanbul'un kenar mahallelerine taşınıp acımasız bir yaşam mücadelesine atılmak zorunda kalırlar. Fakat insanların cahillikleri ve ahlaksızlıkları onları günden güne sıkmakta hayatı onlara zehir etmektedir. Öyle ki ailenin tüm geçim yükünü omuzlayan İffet bir süre sonra açlıktan ölmek veya namusunu lekelemek gibi kahredici bir ikilemle karşı karşıya kalır. İffet'in tüm maddi varlığını elinden alan hayat son olarak onun en değerli hazinesi olan namusuna da göz diker. Erdemi ve namusu için yaşayan İffet bu değerlerden vazgeçip toplumun istediği gibi biri mi olacak yoksa ahlaki değerlerinden ödün vermektense ölmeyi mi tercih edecektir?
Hüseyin Rahmi'nin erken dönem eserlerinden olan İffet toplumu bireyi ahlak erdem gibi değerleri tüm gerçekliğiyle ele alan natüralizm akımının etkisiyle yazılmış tezli bir romandır.