Bazen sihirli bir değneğin hayatıma dokunmasını dilediğim anlar bile oldu. Umutsuzluk insana her türlü düşü kurduruyor! Ama işte hiçbir düşüm gerçek olmadı. Öyle sihirli değnekler filan yokmuş hayatta; varsa da bana dokunmadı. Şimdi ise ne zaman bir söğüt ağacının salkım salkım yere süzülen dallarını görsem kendi yitirdiğim hayallerimi görür gibi oluyorum. Yere eğilen her bir yaprağın ucunda sanki kaybettiğim bir hayalim asılı kalmış da toprağa düşmeden önce son kez ona bakıyormuşum gibi hissediyorum. Ankara'da iki çocuğuyla yaşam mücadelesi veren temizlik işçisi Seher'in pişmanlıklarla
özlemlerle zorluklarla ve acılarla dolu hikâyesi... Öte yandan çocukları Hasan ve Elif'in gözünden yoksulluğun ve babasızlığın panoraması... Songül Yumrutepe bu hüzünlü romanıyla okuru sosyal eşitsizliğin insanları en temel haklardan bile yoksun bıraktığı gerçeğiyle buluşturuyor.