Bu kitap Erol Güngör'ün ülkemizin meseleleri olarak ele aldığı problemleri günümüz şartlarından bakarak anlama çabasının bir ürünü olarak ortaya çıkmıştır. O yüzden her şeyden önce Erol Güngör'ün fikriyatının kurucu meseleleri ekseninde eleştirel değerlendirmeler içermektedir. Bu anlamda kültür Türk modernleşmesi ve Batılılaşma Türk aydının problemleri milliyetçilik bilim ve yöntem arayışı din ve laiklik tasavvuf gibi farklı mecralarda temel tartışmalar yürütmeyi hedeflemiştir. Vefatının ardından geçen yaklaşık kırk yıllık süreçte Güngör'ün ele aldığı meseleleri bugünün meydana getirdiği bambaşka şartlarda tartışmak gereği doğduğundan biz de bu kitapta bahsi geçen meseleler üzerine bilimsel zeminde düşünebilmeyi borçlu olduğumuz fikir adamlarından biri olarak Erol Güngör'ce fikr etmeye gayret ettik. Güngör bir yandan "Fikir daima serbestlik açıklık genişlik isteyen bir şeydir. Parzitanlığın olduğu yerde fikir olmaz" diyerek evrensel seviyede bir bilim adamı tavrı sergilemiş diğer yandan yerli bir duruşla "Türkler artık kendi medeniyetlerine yüzlerini dönüp onu bütün teferruatıyla incelemelidirler. Ama bu inceleme yakın zaman kadar hep yapıldığı gibi Batı medeniyetinin değer hükümleri açısından olmalıdır" diyerek ayağını bu topraklara bastığını ısrarla vurgulamıştır.
Yılmaz Özakpınar'ın da ifade ettiği gibi 'büyük ve değerli fikirlerin ölçütü yanılmazlık değil verimliliktir.' Bugün biz de onun kısa fakat bereketli ömrünün semeresi olarak ortaya koyduğu eserlerde yanılmazlığı değil fikri cehdin izlerini arıyoruz. İşte bu yüzden Güngör de kapalı bir teorik sistem inşa etmeyi değil tıpkı ilim zihniyetini tevasür ettiği Ziya Gökalp ve Mümtaz Turhan gibi kendinden sonraki nesiller için çağdaş Türk düşüncesinin yol haritasını belirginleştirmeyi hedeflemiştir. Bu çalışmanın söz konusu yol haritasına katkı sağlaması dileğiyle...