Mekke tamamen dinî bir temel üzerine kurulmuş şehirdir ve Kâbe de bu dinî temelin ana faktörüdür. Hz. İbrahim tarafından inşa edilmesinin ardından yarımada üzerinde yaşayan Araplar Kâbe'yi ziyaret etmeye başlamış ve bu ziyaretler günümüze kadar da devam etmiştir. Hac ibadetinin öneminden ve yolculuğunun meşakkatinden dolayı "Hac Emirliği" ismiyle yeni bir kurum ihdas edilmiştir. Hz. Peygamber tarafından kurulan emirliğe ilk halifeler döneminde de gerekli ehemmiyet verilmiş bu görev bizzat halifeler tarafından icra edilmiştir. Ancak Emevîler dönemindeki siyasî atamalar ehliyet ve liyakatten uzak tayinler nedeniyle bu özel kurumun saygınlığı zedelenmiştir. İslâm coğrafyasının genişlemesi ve Müslüman nüfusun artması insanların daha uzak beldelerden hacca gitmelerini zorunlu kılmış; böylece daha kalabalık hac kafileleri oluşturulmuş ve daha meşakkatli yolculuklar düzenlenmiştir. Bu yeni durum da hac emirinin görevini zorlaştırdığı gibi bu kurumun ehemmiyetini de artırmıştır.