Bir hareketsizliğin kapısını ısrarla çalıyorum.
Beş milyar yıldır kıyamet kovalayan bulanık bir pınarın Kırık dökük tuğlasıyım.
Geceden uzak uykuların derin nefesiyle
Ve akşamcı Tanrıların dirsek darbesiyle kana bulandım. Ben pişmeden ruhi bir nefes ile
Avuçlar açıldı vaatler alındı.
Böylelikle hiç ölmedi Tanrılarım.
Tuzaklarla korunan hazineler gibi
Açtım kancasını beyaz odalara gözlerimin. Şimdiyse
Boş bir sandık kaygısını
Yanılmak istemenin acısını yaşıyorum.