Bilinç ile zamanın birbiriyle olan ilişkisi felsefe ve bilim tarihinin dikkat çeken incelenmesi zor ama bir o kadar da keyifli olan tartışma konularından biridir. Aralarında bulunan yakın ilişkinin anlamı günümüzde hâlâ tam olarak aydınlatılabilmiş olmasa da her iki konu da insanın düşünce ufkunu birbirinden farklı sorgulama alanlarına açması bakımından son derece önemli bir yere sahiptir. 19. yüzyılın ikinci ve 20. yüzyılın ilk yarısına uzanan hayatını söz konusu meseledeki ilişkiyi irdelemeye adayan dönemin en önemli filozoflarından biri olan Henri Bergson (1859-1941) yaşam ve canlı bilimi merkezli bir felsefi düşünce yapısı kurmaktadır. Biyoloji psikoloji fizik metafizik alanlarının bütününü dikkate alarak felsefeyle harmanlayan Bergson çok yönlü bir yaşam ve yaşama bilimi ortaya koymaya çalışmakta olup buradan yola çıkarak da bilinç ve zaman soruşturmasına yeni bir boyut kazandırmaktadır. Bu kaynak kitap incelemeye ilk olarak Bergson'un düşünce yapısının arka planını kavramaya çalışarak başlamakta; sonrasında ise düşünürün ontoloji epistemoloji ve etik görüşlerinin genel atmosferi ışığında bilinç ve zaman konularını tartışmaya açmaktadır.
"Canlı yaşamı ona hareket ve hür olmayı sunan üst-bilincin yaratıcı hamlesiyle gelişen kendisini tamamlayan ve yönünü kendi isteğine göre belirleyen bir hayattır. Bu hayat bilinç ve zamanın birbiriyle olan ilişkisiyle örülüdür."
Henri Bergson