İbnü'l-Hümâm(ö. 861/1457) çağlara damgasını vuran çok yönlü dirayetli müstesna bir âlimdir. Onun eserleri vazgeçilemez başvuru kaynakları arasındadır. İbnü'l-Hümâm'ın eserleri ve görüşleri üzerinde çok sayıda bilimsel çalışmalar yapılmış ve yapılmaya devam etmektedir. Fakat onun et-Tahrîr adlı usûle dair eseri üzerinde yeterli çalışmalar üretilememiştir. Bunda bahse konu eserin son derece girift ve muhtasar olmasının önemli payı bulunmaktadır. Müellif bu eserini adeta bir luğaz ve muamma üslubunda telif etmiştir. Kendi öğrencisi olan İbnEmîr el-Hâc'ın(879/1474) dahi et-Tahrîr'e yazdığı şerhini on yıl civarında ancak tamamlayabildiği dikkate alındığında eserin anlaşılmasının zorluğu daha iyi anlaşılacaktır. Bununla birlikte hazine değerindeki bu eserin mühmel bırakılması isabetli değildir.
et-Tahrîr'e dair günümüzde dünya ölçeğinde tez ve makale düzeyinde bir kaç yapıldığını görmekteyiz. Ama bahse konu çalışmaların yüzeysel kaldığını belirtmeliyiz. Bahse konu çalışmalarda okyanusa dalınmayıp adeta kenarlarda dolaşılmıştır. Bu okyanusa bir şekilde dalmanın gereğini de vurgulamalıyız. Araştırmacılar bakımından eserin şerhlerinin bulunması büyük bir şans olsa gerektir.
Kökeeri yurdumuzun Sivas şehrine uzanan kaynaklarda sürekliSivas'lı olduğunun altı çizilen bu denli büyük bir âlimin (allâme) hatırasına "çorbada bir tuzumuz bulunsun" kabilinden bu mütevazı çalışmayı yapmayı görev addettim. Erbâb-ı mütalaa çalışmanın zorluğunu müdriktir.
Et-Tahrîr etrafındaki çalışmaların sadece metodu ile sınırlı kalmayıp kitabın ve konularının tamamını kapsayacak şekilde genişletilmesi gerekir. Yani eserin tamamı içeriği aynen yansıtılmalıdır. Bunun için konu konu özellikle doktora çalışmaları yapılabilir veya alanının uzmanlarından oluşan bir heyet tarafından eserin bütününü kapsayacak bir çalışmayla ilme katkıda bulunulabilir.
İbnü'l-Hümâm'ınictihad ve taklid anlayışının ele alındığı bu çalışmada biz olabildiğince metinde yer alan konulara sadık kalmaya yani eserin orijinal sistematiğine bağlı kalmaya çalıştık ilave ve çıkarmalar yapmadık. Bir bütün olarak resmi ortaya koymaya çalıştık. Bu yaklaşımla diğer görüşlere daha fazla yer vermek suretiyle müellifin metin ve görüşlerinin tâlî derecede kalmasının önüne geçmeyi amaçladık. Müellif konuları mukayeseli olarak ve gerekçeleriyle tartıştığından çalışmayı daha fazla genişletmek istemedik.
Çalışma bir giriş ve iki bölümden oluşmaktadır. Giriş kısmında İbnü'l-Hümâm'ın hayatı ve ilmî kişiliği hakkında gerekli bilgiler verilmeye çalışılmıştır. Birinci bölümde ictihad; ikinci bölümde ise taklid konusu belirttiğimiz üzere müellifin sistematiğine göre arz edilmeye çalışılmıştır.
Bu çalışmanın eserin tamamının derinlemesine tetkikine bir başlangıç olması temennisiyle bu allâmeyi rahmet minnet ve kemâl-i hürmetle yâd ederiz.