'Düş yorumlarını seviyordu. Bir zamanlar kahve falını sevdiği gibi. Düş içinde düşünmeleri gördüğü anda düşünü yorumlamayı düşünü değiştirebilmeyi. Oysa çoğu düş; gözlerimizi açamadığımızda yorumsuzluğa doğru ilerlemez miydi? Zamanı bile aldatıyordu düş. Aynaları saatleri pencereleri...'
Engin Çetinbağ öykü dünyasının yakından tanıdığı bir isim. Özellikle Çanakkale Öykü Günleri etkinliğinde gerçekleştirdiği yaratıcı çalışmalarla çağdaş öykücülüğümüzün yaygınlaşmasına katkıda bulunan Çetinbağ'ın öyküleri müzik sinema gibi başka sanat dallarından da besleniyor. Dikkatli okurların atılan ilmekleri fark edeceği öykülerde 'zaman' ve 'düş' izleği ağır basıyor. Titiz bir Türkçe ve şiirsel bir dil içeren öyküler düşlerdeki kaygan zaman ile yaşamın tekdüzeliği arasında geziniyor. Kadehi Boşalanlar'da anlatılan kişilerin köklü bir geçmişi var. Farklı bir mistikliği anımsatan özel bir kültürden geldikleri anlaşılıyor. Öykülerden birindeki 'gayya kuyusu'na belki de bunun için gidiyorlar. Böylece kim bilir bugün hepimizin yaşadığı acılara kendi kuyularında çare arıyorlar. Kadehi Boşalanlar önemsenip tartışılması gereken bir ilk kitap.