On sekizinci yüzyılın sonundan Birinci Dünya Savaşını takip eden çöküşe kadar Osmanlılar madalya ve nişan gibi Batılı onurlandırma şekillerini önce ''keşfetmiş'' ardından uyarlamış ve giderek artan bir şekilde benimseyerek kullanmışlardır. Bu kitap Amiral Nelson'a 1798'de verilen çelenkten çöküşü hazırlayan savaşın ''Harp Madalyası''na kadar Osmanlı nişan ve madalyalarının karmaşık olduğu kadar ilginç tarihini ortaya çıkararak tarihi bağlamlarını simgeselliklerini ve anlamlarını vurgulamaya çalışmaktadır. İncelenen tüm objelerin gerçek boyuttaki görüntülerini içeren bu çalışma tarihi analizle nümizmatik yaklaşımı bir araya getirmeyi amaçlamaktadır.