Tiryaki Hasan Paşa Kanije Kalesinde üçbin askeriyle birlikte muhasaraya maruz kalmıştı. Karşısındaki düşman zamanla çoğalarak dokuzyüz bin kişiye yükselmişti. Onları silahtan ziyade zekasıyla mağlup ve perişan eden Tiryaki Hasan Paşa'ya Padişah' tan iltifatlar dolu bir "Hatt-ı Hümayun" gelmiş ve o'na vezirlik rütbesi tevcih edilmişti. Bu sırada kendisini gördüler ki ağlıyor. Sebebi sorulduğunda şöyle demiştir.
"Ben ağlamayayım da kimler ağlasın Devlet ne kadar küçüldü ki bizim gibi basit bir kaleyi müdafaa etmiş bir kimseye Padişah-ı Dinpenah Hazretleri tenezzül buyurup Hatt-ı Hümayun gönderir olmuşlardı. Vaktiyle böyle kalelerin sekiz-on tanesini fethedenlere aferin demek ihtiyacı bile hissedilmezdi.