Savaş tün dünyayı kasıp kavururken Suriye'nin Lazkiye'sinden Marsilya'ya Amerika'ya ve İstanbul'dan İzmir Limanı'na uzanan çalkantılı bir hayatın öyküsü...
Bekıs rızası olmadan küçük yaşta evlendirildikten sonra kabuğunu kırarak yeni bir aşk hikâyesinin kollarına atılır. Hayatının bu evresinde kader onu Belkıs Bella olarak Marsilya'da hemşirelik yaptığı bir hastaneye getirir. Hem kahraman hem kurban olarak iki kez aşkın çetrefilli yollarından geçerken savaşın ondan ayırdığı oğlunu arayarak bir ömür geçirir. Onu Lazkiyeli Belkıs iken Amerikalı Nona yapan yaşam öyküsü bilinmezlerle ve büyük sürprizlerle birlikte onu İzmir Limanı'na yanaşan bir gemiye getirir. Hayat bize ihtimaller ve yeni başlangıçlar hediye eder. Kayıplarımız ve kazançlarımız bize yepyeni bir pencere açar. Nona birçok kültürün geleneklerin ve kentlerin izinde bize bu ihtimalleri anımsatan bir ilk roman.