Günümüz şiirinin önemli kalemlerinden Yaşar Bedri Ulak kitabında neo-klasik Türk şiirinin birikimini günümüze taşıyarak ilginç bir senteze ulaşıyor. Post modernizmin tipik imgesel hazinesinden beslenen ve geçmişle günümüz şiirinin bireşiminden yeni bir dilsel söyleyişe uzanan kitap Ulak" ve "Şamanın Cengi" adlı iki kitabın bir araya gelmesinden oluşmuş.
Şair Ulak'ta Divan edebiyatının öğelerini zengin dil ve imge hazinesinde yeniden yoğururken. Şamanın Cengin'de eski Türk geleneklerini kültürünü çağırışım dünyasını bugüne taşıyarak anakronik bir yapı kuruyor Şiirseverlerin dikkatle okuması gereken bir kitap Ulak...
beni hiç görmediniz dert olmalıydı size gülüşüm
ustam öldü! çektim ağlarını derin kuyudan
çocukluğum geldi kapıya bekletme bezirganbaşı
dert olmasın sana gülüşü başını omzuna yasla
inciyi saklayan istiridyenin karnında kaç zamandır
gün ışığını bekliyorum... kurul kalbime sen de
tohumda büyüttüğümüz dünya daha dün gibiydi
karanlığı çarka tutuyorduk ışık seliyle ihtirasla.