Kirişten adımımı attığım anda bir irkilme gelmişti; kulağıma bir sessizlik burnuma bir kan kokusu. Sanki kalbim kaçmak ister gibi göğüs kafesimi tekmeliyordu. Yerde yatan eşime ve çocuğuma baka kalmıştım. Sehpanın yanına kıvrılmış ne kadarda güzel uyuyorlardı öyle. Etraf darmadağın olmuş cam çerçeve inmiş ve halının her santimetresine kan bulaşmıştı. Nefesim kesilmişti.