Pakistan ve Hindistan İslâm'ın ilk asırlarından itibaren İslâm'la şereflenmiş bir bölgedir. İslâm Hind yarımadasına girdiği gün bu bölgede büyük bir inkişaf meydana getirmiş bölgesel dinlerin ve ekollerin yerine geçmede başarılı olmuştur. Bu bölge özellikle hadis ve sünnet ışığındaki yaşam tarzlarıyla halkın üzerinde tesir bırakan İslâm âlimlerinin üstün gayretleriyle terakki göstermiştir. Pakistan ve Hindistan'da Müslümanların İslâmî ilimlere hizmet ettikleri bazılarının Kütüb-i Sitte ravileri arasına katıldığı görülmektedir. Bölgede İslâmiyet'in yayılmasıyla birlikte İslâmî eğitim ve öğretim de gelişmiş fakat İslâm âlemine sesini duyurabilen âlimler çok daha sonraları yetişmiştir. Özellikle son üç asırda İslâmî ilimler alanında çalışan pek çok âlim eserleriyle bütün İslâm âlemine mal olmuştur. Gerek bu âlimler ve gerekse ilmî faaliyetler günümüze kadar oldukça canlı bir şekilde yaşayan birtakım ekolleri de beraberinde getirmiştir. Bu husustaki en güzel örneklerden biri Pakistan ve Hindistan'da günümüze kadar yapılan pek çok değerli ilmî faaliyetin temelini atan Şah Veliyyullah Dehlevî'dir.
Elinizdeki kitap Pakistan ve Hindistan bölgesinde Dehlevî ile başlayan özellikle hadis ve sünnetle ilgili çalışmalarda zirve denilebilecek faaliyetleri bölgede yetişen âlimleri ve eserleri hadis çalışmalarını sürdüren çeşitli ekol müessese ve medreseleri Türk araştırmacılarına takdim etmektedir.