Modern dönemde din ve bilim tartışmalarının en yoğun hissedildiği konunun evrim teorisi olduğunu söylersek eğer mübalağa etmiş sayılmayız. Öte yandan meseleye teizm perspektifinden bakacak olursak evrim teorisini ateizme teşne yapılması dolayısıyla dini gerekçelerle reddedenlerin yanı sıra onu Tanrı'nın yaratma yöntemi olarak görenlerin de ciddi bir çoğunluk oluşturduğunu söyleyebiliriz. Bu bağlamda evrim teorisinin tarihsel bir izdüşümünü ortaya koymak ya da -özellikle İslam Dünyası'nda- teorinin halk indindeki olumsuz imajını silmek ve Tanrı'nın bir yaratma yöntemi olduğunu desteklemek babında sıklıkla dile getirilen bir argüman mevcuttur. Bu argümana göre filozoflardan kelamcılardan doğa bilimcilerinden ve mutasavvıflardan müteşekkil bir grup Müslüman alim Darwin'den çok daha önce evrim teorisinden bahsetmiş veya teoriye benzer fikirler ileri sürmekle evrim teorisine katkı sağlamışlardır. İlk olarak batılı araştırmacılar tarafından ortaya atılan ilgili argümanın izini 19. yüzyılın üçüncü çeyreğine kadar sürmek mümkündür. Nitekim ilk defa 1874 yılında Amerikalı bilim tarihçisi John William Draper tarafından ileri sürülen bu argüman bahsi geçen tarihten bu yana gerek Müslüman gerekse Müslüman olmayan çeşitli yazarlarca da dile getirilmiştir. Bu çalışmada Câhız ve İbn Mis keveyh'in düşünceleri özelinde Darwin'den önce yaşayan Müslüman düşünürlerin farklı bağlamlarda dile getirmiş oldukları fikirlerin evrim teorisine hamledilmek suretiyle anakronik bir okumaya tabi tutulduğu görüşünü savunacak ve bahsi geçen iki Müslüman alimin eserlerinden hareketle konunun nasıl anlaşılabileceğini ortaya koymaya çalışacağız.