Roma'nın tanınmış devlet adamı hatibi ve hukukçusu Cicero Devlet Üzerine'de (De Re Publica) devletin özü ve işleyişi devlet yapısının devamlılığı halkın bu yapı içerisindeki konumu ve belirleyiciliği üzerine yüzyıllar geçmesine rağmen güncelliğini koruyan fikirlerini sunuyor.
Cicero devleti yurttaşların içinde seyrettiği ve kaderini de kaptanının belirlediği bir gemiye benzetir. Hava güneşliyken seyir almak kolay olabilir ama asıl maharet devlet gemisini fırtınalı havada alabora olmaktan kurtarmaktır. Halk devletin iyi yönetilmesini istiyorsa iyi nitelikli adamları seçmelidir. Cicero'ya göre idarenin başına geçecek kişinin taşıması gereken başlıca özellikse erdemli olmaktır. Ne var ki içinde birçok niteliği barındıran erdeme öyle herkeste rastlamak mümkün değildir. Servet ve şöhret beraberinde bilgece yaşamanın sırrını ve devleti iyi idare edilebilmenin bilgisini getirmez. Üstelik şöhret ve güç insanı kibirle doldurur. Oysa insanoğlunun elindeki iktidara yarın da sahip olacağının güvencesi yoktur. Halbuki erdemli idareci gelip geçici nimetlerin gözüne bir hırs perdesi indirmesine izin vermez ve kibre kapılmaz. Zaten Cicero'nun da sorduğu üzere devleti erdemin yönetmesinden daha muhteşem ne olabilir?
Devlet Üzerine Rana Gülcan Kahramanyol'un Latince aslından yapmış olduğu tam ve nitelikli çevirisinin yanı sıra açıklayıcı notlarıyla Kronik Klasikler serisinin yeni kitabı. Iulius Caesar gibi güçlü bir liderin bile karşısında durmayı göze alabilmiş bu siyaset adamının devlet idaresine ve devlet idarecisinin özelliklerine ilişkin fikirleri bugün dahi niteliğinden bir şey kaybetmiş değil