2000 yılının Ekim ayında Hikmet Çetinkaya' nın "kışkırtması" ile kendimi İstanbul'un arka sokaklarında bulmuştum. Çünkü hem bir İstanbullu olarak İstanbul' u seviyordum hem de bir gazeteci olarak röportajı.
Herhangi Bir Yerde başlığı ile başladığım röportajlar bir süre sonra İstanbul'dan Anadolu' ya taştı. Herhangi Bir Yerde dizisinin ilk kitabı Tepe Tepe İstanbul'la başlayan seri Dere Tepe Anadolu Yedi Tepe İstanbul ve şimdi de bu serinin dördüncü kitabı Geze Geze İstanbul'la devam ediyor. Düşünüyorum da İstanbul üzerine üç kitapla İstanbul' un semtlerinde sokaklarında anıt yapılarında 100'den fazla röportaj yapmışım. Herhangi Bir Yerde röportajları daha ne kadar sürecek doğrusu ben de bilmiyorum. Bildiğim haftada bir gün kendimi "herhangi bir yer"de bulduğum ve bunun giderek bir alışkanlık haline geldiği.