Bugün sosyal ağlarda gördüğümüz propaganda akışının tek başına insan çabasının bir ürünü olmadığını fark etmek kaçınılmazdır. Bu anlamda aktör teori propaganda akışının tasarım sürecinde eylemde bulunan aktörlerin ilişkisel anlamda hikayelerinin betimlenmesine olanak sağlar. Aktörler arasındaki bilgi akışına odaklanmak önemli ağ özelliklerini tanımlamak heterojen aktörleri ve güç ilişkilerini incelemek için ideal bir araç olmaktadır. Dolayısıyla aktör teorinin sosyal medyadaki propaganda çalışmalarında (medyanın) teknolojik ve sosyal önselinin yan yana gelmesine bir alternatif sunacağı önerilmektedir. ANT'nin simetrik yaklaşımı (insan olan ve olmayana verdiği eşit önem) belirli bir modelin (propaganda) nasıl yeniden formüle edileceğine dair birtakım öneriler sunmaktadır. Sosyal ağlarda yapılan çağdaş propagandanın klasik propagandada olduğu gibi başlıca insan merkezli olmadığı önerilmektedir. Daha açık bir ifadeyle burada insan olmayan aktörlerin de soruna katkıda bulunduğu önerilmektedir. Çünkü sosyal ağlar dediğimiz şey sadece insan etkileşimlerinden oluşmamaktadır. Yeni teknolojik koşullar altında beşeri olmayan aktörlerin de çevrimiçi propagandanın bir parçası olduğu varsayımı aktör teoriyle desteklenmektedir. Her ne kadar literatürde benzer bir çalışma yapılmamış olsa da kitapta bu bağlantının kurulması amaçlanmaktadır.