Uzun yıllardır Hanımefendi'nin emrinde çalışan Solange ve Claire yaşama tutundukları "oyunun" son dakikalarını yaşamaktadır. Taparcasına sevdikleri saygıda kusur etmedikleri varlıklarını borçlu oldukları Hanımefendi'yi öldürmeye karar vermişlerdir. Bir cinayetin işleneceği bu gece dizginlenemeyen arzuların iktidarı devralışına değişen rollerin kaosuna aynaların kırılmasına şiddetin salıverilmesine kurtuluşa yıkımda ulaşanların zaferine sahne olacaktır.
İlk defa 1947 yılında sahnelenen Jean Genet'nin Hizmetçiler'i hiç kuşkusuz yirminci yüzyıl Batı edebiyatının en öne çıkan en tartışmalı en çığır açıcı metinlerinden biridir. Yazıldığı günden bu yana tüm dünyada en çok sahnelenen oyunlardan biri olmayı sürdüren Hizmetçiler olanaklarını zorlayan sayısız yorumla sahneye taşınmış metin ve temsil bağlamında çok sayıda okumaya araştırmaya konu olmuştur.
Jean-Paul Sartre'a göre Genet edebiyatının kusursuz örneği olan Hizmetçiler bu edebiyatın neredeyse tüm kurucu unsurlarını bir araya getirmesiyle apayrı bir yere ve öneme sahiptir. Solange Claire ve Hanımefendi'nin oluşturduğu üçlü şiddetin dümene geçip tüm hâkimiyeti ölüme devretmeye hazırlandığı gecede tanımlanmış rollerinin ötesine geçip geçmeme kararını vermekle sınanır. Toplumsal kimliklerinin doğurduğu baskı yüzünden işlerini kusursuz yapmaya gayret ederken arzularını bir yanılsama oyununa dönüştürmek kılık değiştirmek kendi varoluşlarını yadsımak zorunda kalan Hizmetçiler bu nihai törende İyi'nin ve Kötü'nün meçhul sınırında masumiyetin ve günahın tanımını sorgular ve sorgulatırlar. Sartrea göre Hizmetçiler'de İyi sadece bir yanılsamadır. Kötü kendini İyi'nin yıkıntıları üzerinde inşa eden bir Boşluk'tur.
Hemen her cümlesi çoklu anlam katmanlarına sahip düz görüntüsünün ardında fazlasıyla karmaşık iç içe geçmiş bir söylem labirenti barındıran ve bu yönüyle günümüzde bile yepyeni yorumlarla zenginleşebilen Hizmetçiler'in asıl odağı belki de her şeyden öte sevmektir. Yine Sartre'ın sözleriyle peki birbirlerini seviyor mudur bu kadınlar? Yoksa nefret mi ediyorlardır? Tutkuyla nefret ediyorlardır birbirlerinden tıpkı Genet'nin tüm kişileri gibi.