Seferberlik adlı romanında Birinci Dünya Savaşını konu alan Bozkır Akıncıları'nda ise Millî Mücadeleyi gözler önüne seren İsa Parlak Oğul Balı adlı bu romanında okurun bakışını Cumhuriyetin ilk yıllarında Anadolu'nun kırsalından çıkarak büyük kente uçan insanların ve onların geride bıraktıklarının hayatlarına döndürüyor. Yazar bununla da kalmıyor okuyucusuna "Giden gidiyor da kalana ne oluyor?" diye soruyor ve onu şiddetle sarsıyor. Bozkırın ortasındaki yaşamların gözler önüne serildiği bu roman yazarın diğer romanları gibi okuyucusunu derinden etkileyecektir.
"O büyüdükçe ben mutlu olurum diyordum. Diyordum ya bizim hesap tutmadı yine. Hiç tutmadı ki şimdi tutsun... Hiç tutmadı muhannet hiç..."
"Eli ayağı tutmayan bir kadını okuması yazması olmayan bir kadını ömrü boyunca kasabasından dışarı adım atmamış bir kadını; bilmediği tanımadığı koskoca bir şehirde; bilmediği tanımadığı insanların eline insafına terk etmişti."