Modern çağın bataklıklarından buharlaşan sisler gökyüzünde kara bulutlar oluşturuyor. Zahirde kasvetli hakikatte ise bir meltem karşısında dahi dirençsiz bu bulutlar yeryüzünde savunmasız dolaşan insanların üzerlerine asit yağmurları boşaltıyor.
Her bir damlada farklı bir soru yeni bir şüphe... Asit damlaları yere düştükçe muhtelif sesler yankılanıyor. İslam bu çağa uygun mu? Akıl hakikate ulaşmada tek ölçüt değil mi? İslam kadına değer vermiyor mu? Müslümanların dini savaş ve kargaşa dini mi? Peki bütün Müslümanlar niçin bu halde? Bilim dururken dogmalar bizi nereye götürebilir ki?
Hassas ciltler için yakıcı olan bu damlalar esasında oldukça cılızdır. Doğru kaynaklardan beslenerek kendini diri tutmuş bedenleri kaplayan ciltlerin etkilemeleri mümkün değildir. Zira kaynakları bataklık bulutları güçsüz yağışları ise düzensizdir.
Ahmed es-Seyyid Kitaplığının 2. eseri olarak neşredilen bu kitapta müellif yukarıdaki güncel sorulara cevaplar zikretmiş yağmura tutulmuşlara şemsiyeler uzatmıştır.