Bu kitabın temel amacı insanlığı İkinci Dünya Savaşı'na götüren başlangıç konularını ve bitiş sonrasındaki gelişmeleri inceleyerek bu dönemde medyanın ve gazeteciliğin rolünü manipülasyon açısından değerlendirmektir.
Öz Türkçesi ile "güdüleme" yani manipülasyon kavramı kitleleri ve kişileri yönetmek için bilgileri çarpıtmak yoluyla bu dönemde bir silah olarak kullanılmıştır. Savaşa katılan ve neden olan ülkelerdeki örneklerden yola çıkarak onları irdeleyerek gerçekleştirilen çalışmanın medya konusundaki akademik çalışmalara kaynak teşkil edebilmesi hedeflenmiştir.
Çalışmada konu belirli bir alana indirilerek tüm ülkelerdeki örnekler değil baskın karakter taşıyan ve savaşın büyük devletleri sayılan; Almanya ABD Rusya (SSCB) İngiltere Fransa İtalya Çin Japonya ve Uzak Doğu ile Türk basınından ilginç konular ele alınmıştır.
İkinci Dünya Savaşı'nda ve Gazetecilikte Manipülasyon kitabının amacı kamuoyunun bilgilendirilmesi ve oluşturulması amacıyla gerçekleştirilen propagandanın etik yönden saptığında/saptırıldığında ne denli toplumsal bilinç yanlışlarına yol açtığını sergilemektir. İkinci Dünya Savaşı insanlık tarihinin en kanlı en yıkıcı dönemidir ve sonuçları açısından bakıldığında dünya sistematiğini değiştiren bir etki yaratmıştır.
Bu anlamda gazetecilik mesleği de bu yeni dünya düzeninde yerini almıştır.
Özetlenirse;
"Gazeteyi yapan haber değil haberi yapan gazetedir." Umberto Eco