Eski Anadolu Türkçesi döneminde telif ve tercüme pek çok eser kaleme alınmıştır. Kuran tercümesi hadis tercümesi siyer tercümesi kısasü'l-enbiya tezkiretü'l-evliya gibi türlerde eserler ortaya konulmuştur. Bu türlerden biri de fıkıh metinleridir. İslam hukukunda din ve dünya işleri ile ilgili ana kaynaklardan yararlanarak konulmuş olan kuralların bütünü olarak tanımlanan bu türle ilgili Türk edebiyatında pek çok eser yazılmıştır.
Elinizdeki Nûru'l-İslâm adlı eser de bu türe ait bir metindir. Mensur olarak kaleme alınmış eserde genel olarak diğer fıkıh metinlerinde ele alınan konular işlenmiştir. Nûru'l-İslâm'da oruç namaz hac zekât nikâh boşanma miras kölelik cariyelik gibi konulara yer verilmiştir. Bu konuların yanında fıkhî konulara temas eden çeşitli kıssalar da eserde kendine yer bulmuştur. Genel olarak Hanefi mezhebinin görüşleri etrafında şekillenmiş olan eserde yer yer diğer mezhep imamlarının görüşlerine de yer verilmiştir. Eski Anadolu Türkçesiyle yazılan eserin dili oldukça sadedir. Eserde ağız özelliği olarak değerlendirilebilecek dil unsurları da yer yer görülmüştür.