Evel zaman içinde kalbur eledi beni
Hoş vakit olsun diye dinliyordum ninemi
Tüm kardeşler yatardık yerdeki bir yatakta
Ninem sultanlar gibi kurulurdu ortaya
Bize her gece değişik masallar anlatırdı
Her karakterin sesini apayrı çıkarırdı
Serüvene başlayınca o sevecen sesiyle
Egzotik bir yolculuğa çıkardık kendisiyle
Uyku basınca başımız dizlerine düşerdi
Rüyamızla beraber masal akıp giderdi
Uçan halı üstüne bindirir uçururdu
Devlerin canavarın ülkesinde dururdu
Haydutların kaçırdığı keybanu'nun izinde
Kahramana dönüşürdüm ninemin dizlerinde
Padişahın en küçük oğlu ben oluyordum
Zırhla kementle gürzle kılıç donanıyordum
Yerin yedi kat dibine gürzümle iniyordum
Yeryüzüne çıkmak için simurga biniyordum
Büyük bir gürültüyle belirirdi tepegöz
Kafa göz dalıyordu anlamıyordu laf söz
Vuruşurduk durmadan şafaklar sökene dek
Tatlı uykularımı bozardı bizim ördek
Derken okul yılları okumayla tanıştık
Ninem anlatmasa da kitaplar vardı artık
Hayali bir çok figür kağıtlara büründü
Yazı ve resimlerle gözümüze göründü
Binbir farklı hikaye resimli birçok masal
Ruhumuzu süsledi binlerce renkli hayal
Öğretmenimiz bizi sıkı tembih ederdi
İnsan geleceğini hayalle kurar derdi
Masallarla büyüyen çocuk mutlu düşünür
Düşünde mutlu çocuk gerçeği mutlu görür