Kur'an tarihi incelendiğinde kıraat konusunun ilk dönemden itibaren önem arz eden bir mesele olduğu görülecektir. Gerek tefsir fıkıh kelam içerikli mana ihtilaflarının oluşumunda gerekse lafız boyutuysa kıraatler tefsir ve kıraat ilmi açısından önemli bir yere sahiptir. Bu yönüyle tefsir külliyatı içerisinde yer alan kıraat farklılıklarının anlam zenginliğine olan katkısından dolayı kıraatler ilim erbabınca başvuru kaynağı olarak önemini korumuştur. Diğer taraftan ferş-i hurüf ve fonetik okumalar şeklinde ele alınabilecek kıraat farklılıklarının öğretimini de müstakil bir ilim dalı olarak tarihi süreç içerisinde devam etmiştir.